Silmek İstediğinize Eminmisiniz ?

Eminseniz Lütfen Evet'e Basın.

WhatsApp: +90 552 455 13 03       Telefon: +90 552 455 13 03



EĞİTİM. SOSYALLEŞME VE BOLVADİN

Eğitim, Sosyalleşme ve Bolvadin

​Kıymetli büyüyüm BOL-DAV Bolvadinliler Dayanışma Vakfı Kurucular Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Doğruyol beyefendi benden Bolvadin merkezli eğitim konusunda düşüncelerimi yazmamı istedi. Önce isteksizdim. Yeni bir dönem başladı pek çok ders ve öğrenci olmasından dolayı yazmayı düşünmedim. Ama daha sonra rahmetli annemin ve Bolvadin’de sıkça söylenen “Adam diye adamı okurlar” aklıma gelince yazmaya karar verdim. Bu fırsatı vermesinden dolayı da Hasan Doğruyol başkanıma teşekkür ediyorum.

​Aslında sorulan soru ideal eğitim nasıl olmalı? Bu ideale ulaşmak için Bolvadin’de ne yapmalı sorularının irdelenmesi gerekmektedir. Tabi bu soruların cevapları da geniş çaplı alan incelemesi ve uzun soluklu araştırmaların yapılmasını gerekli kılar.

​Anaokulları eğitimde fırsat eşitliği adına oldukça önemli kurumlardır. Her ne kadar astronomik rakamlarda özel anaokulları olsa da beş yaşındaki çocukların Japonca öğrenip öğrenmemelerinin çok da manidar olacağını düşünmüyorum. Anaokulları sosyal duygusal öğrenmeyi sağlar (Uşaklı, 2017). Sosyal duygusal öğrenme; Öz-Farkındalık (Duygularını, değerlerini güçlü yönlerini tanıma), Öz Yönetim (Hedefine ulaşmak için duygu ve davranışlarını yönetme), Sosyal Farkındalık (Başkalarıyla empati kurma ve bunu gösterebilme), İlişki Becerileri (Olumlu ilişkiler oluşturma, takım içinde çalışma ve etkili çalışma becerisi sergileme) ve Sorumlu Karar Verme (Kişisel ve sosyal davranışları hakkında etik yapıcı seçimler yapabilme) şeklinde temel beş sosyal beceri veya duygusal zekâ becerilerini kazandırmada önemli bir yeri vardır. Duygusal zekâ doğuştan gelen bir özellik değildir. İnsan beyinin yapısı dolayısıyla çocuklukta alınan duygusal dersler, yaşam boyunca davranış tarzını belirlemektedir (Uşaklı, 2013’a)

​Sınıf ortamı farklı özellikli öğrencilerden oluşur. Bir sınıfta genel olarak öğrencilerin yüzde sekizi kaynaştırma eğitimi almış, yüzde yirmi beşi parçalanmış aileye mensuptur (Uşaklı, 2013b). Eğitimciler bu sınıf sosyal yapısını iyi değerlendirmeli ve farklılıkları akademik kazanım olarak sağlayabilme fırsatlarını kollamalıdırlar. İlkokullar sosyalleşmenin temellerinin atıldığı aile ortamından sonra oldukça önemli yerlerdir. Arkadaşlık ilişkileri, atılganlık, öz saygının gelişmesi bu yıllarda olmaktadır. Belki de bir insanın en büyük şansı ona yazmada, okumda ve mantıksal matematiksel akıl yürütmede etkili rehber olacak bir ilkokul öğretmenine sahip olmaktır.

​Ergenlik döneminin yaşandığı yıllar ise ortaokul dönemine gelmektedir. Bu dönemde fen ve sosyal alanlar dışında resim, müzik, beden eğitimi gibi efektif alanların da önem kazandığı bilinmektedir. Bu dönemde çocukların yapıcı ilişkiler kurma adına, drama, resim, müzik aleti çalma gibi kurslar oldukça önemli ve gereklidir.

​Lise öğrencileri ise genç bilim insanlarıdır. Dokuzuncu sınıfta başlayan meslek seçimine yönelik ayrışmalar alanlarında uzman rehber psikolojik danışmanların yol göstermeleriyle doğru tercihleri yapmak zaman ve maddi kayıpları en aza indirgeme açısından önem kazanmaktadır. Ancak bu dönemde gençlerin sosyal hayattan kopuk okul, dershane ve ev arasında mekik dokumaları ilerde sosyal fonksiyon bozukluklarına neden olabileceği göz önünde tutulmalıdır. Gençlerin bilgisayar ve internet karşısında oyun ve sosyal medyada uzun süre zaman geçirmelerinin önüne geçmek için geç olmadan kitap okumanın tadına varmaları sağlanmalıdır. Bunun için okul kütüphanesinin zengin olması, okuma gruplarının oluşturulması, kültür, edebiyat, sanat gibi öğrenci kulüplerinin aktif olması oldukça önemlidir.

 

​Başta gencin kendi seçimi ve ailenin desteğiyle istekle gidilen bir üniversite hayatı onu artık emekli olana kadar devam ettireceği bir sürecin içine girmesini sağlayacaktır. Üniversite hayatı boyunca gencin kendini geliştirme adına söyleşilere katılması, okul gezilerinde yer alması, Farabi, Mevlâna ve Erasmus gibi öğrenci değişim programlarını takip etmesi gerekmektedir (Uşaklı, 2016).

​Bolvadin tüm bunların neresindedir? Kadim şehir olarak bilinen memleketimiz okul öncesinden üniversiteye kadar çocukların ve gençlerin ellerinden tutmaktadır. Vicdan sahibi öğretmenlerimiz öğrencilerin gelişmeleri için ellerinden geleni yapmaktadır. İmkanlar sınırlı bile olsa başta Belediye, BOL-DAV ve hayır sever insanların yardımıyla gençler kendilerini gerçekleştirmede önemli adımlar atabilmektedir.

​Coğrafi konumu sebebiyle büyük şehirlere yakın olması, barınma beslenme gibi imkanlarının yeterliliği özellikle üniversite gençliği için güzel Bolvadin’i bir çekim ve cazibe merkezi yapmaktadır. Ancak bu cazibe daha da artırılabilir; gençlerin beklentileri yönünde sempozyum, konferans, kongre gibi bilimsel faaliyetler, ücretsiz spor tesisleri kullanımı, tiyatro, enstrüman kursları örnek verilebilir. Dönem başında veya sonunda öğrencilere verilecek kaplıca imkanları onların bu güzel deneyimlerini dışardaki aile ve arkadaşlarıyla paylaşma vesilesi olabilecektir. Çocuklara ve gençlere yatırım yapan güzel Bolvadin’imizin yatırımları yine kendine yönelecektir. Bu da inanıyorum ki yakın gelecekte il statüsünü kazanması olacaktır. Sevgi ve saygılarımla …

Prof.Dr. Hakan Uşaklı

 

Kaynaklar

Uşaklı, H. (2013). Eşinden ayrılmış annelerin görüşü açısından çocuklarının sorunları. Karabük Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 3(2), 195-208.

Uşaklı, H. (2013). Kişilik ve Benlik 8. Bölüm. İçinde A. Şimşek & Ö. Eroğlu (Ed.), Davranış Bilimleri. Eğitim Yayınevi.

Uşaklı, H. (2016). Competences for all: Recognizing and developing competences of young people with fewer opportunities. European Journal of Education Studies. http://oapub.org/edu/index.php/ejes/article/view/390

Uşaklı, H. (2017). Sosyal Duygusal Öğrenme Nedir Neden Önemlidir (İnsan İlişkilerinde Beş Duygu Alanı). Sinop Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 1(2), 1-16.

Değerli Fikir ve görüşlerinden dolayı Prof. Dr. Hakan UŞAKLI Hocamıza teşekkür ederiz.

BOL-DAV BOLVADİNLİLER DAYANIŞMA VAKFI

Paylaş